Son yıllarda insanlar, özellikle yeni nesil, geleceklerini kurtarmak için fazla zaman kalmadığını anladıkları için seslerini yükseltmeye başladı. Bilim insanlarıysa bizi buzulların erimesi, okyanuslardaki plastik adaları, ekosistemlerin kaybolması konularında uyarmaya devam etti. Ancak günümüzde iklim değişikliğinin etkilerini yaşamaktayız. Sanat dünyası da tüm bu yaşananlarda rol almayı seçti. Heykeltıraşlardan sokak sanatçılarına kadar pek çok sanatçı iklim değişikliğiyle mücadele etmenin yeni yollarını arıyor.
Eski Malzemelerin Geri Dönüşümü
Vik Muniz
Vik Muniz, sıra dışı malzemelerle sanat yapan Brezilyalı bir sanatçıdır: eski dergiler, çikolata sosu, şeker, pamuk, pudra ve çöplerle. Muniz, zaten yapılmış olan sanat eserlerini yeniden yaratmak için bu malzemeleri birleştiriyor. Ardından sanatçı, kompozisyonu fotoğraflıyor ve Cibachrome tekniğini kullanarak sınırlı sayıda baskılar yapıyor.
Bununla birlikte, Muniz’in en ilgi çekici projelerinden biri, 2010 Oscar adayı Waste Land (Çöplük) adlı belgeselin de konusu olan Pictures of Garbage’dir. (Pictures of Garbage resimleri için buraya tıklayınız.)
Muniz, bu projeyi en büyük açık hava depolama alanlarından birinin bulunduğu Duque de Caxias kentinde, Jardim Gramacho Büyükşehir Atık Toplama Toplayıcıları Derneği üyeleriyle iki yılı geçkin bir süre içinde tamamladı. Sanatçı çöplükte buldukları geri dönüştürülebilir maddeleri toplayarak ve ticaretini yaparak geçimini sağlayan insanların hikâyelerini duyurdu ve fotoğraflarını çekti.
Devasa heykel portreleri yapmak için 3600 kg’dan fazla çöp kullandılar. Resimler ya açık artırmaya çıkarıldı ya da 300.000 dolar karşılığında sergilere satıldı.
Muniz, sanatın çöpü dönüştürebildiğine inandığı gibi aynı zamanda toplumun unutulmuş kesiminin hayatını değiştirebileceğine de inanıyordu. Waste Land, çöp toplayıcıların ve o çevredekilerin hayatını değiştirmesi dolayısıyla, medyada büyük ilgi gördü.
2012’de Brezilya hükümeti, çevre için tehlikeli olduğunu düşündüğünden Jardim Gramacho’yu kapattı, çöp toplayıcılara 11 milyon dolarlık bir fon ayırdı ve onlara yeni işler bulabilmeleri için eğitim kursları sözü verdi.
Yeni Malzemelerin Kullanımı
Airlite ve Anti-Duman Grafiti
Airlite 2013 yılında İtalya’da ortaya çıktı. Bakterileri ortadan kaldıran, kirletici maddeleri (NOx, SOx, NH3, CO) azaltan, boyalı yüzeylerin sıcaklıklarını ve sıcak aylardaki klima maliyetlerini düşüren piyasadaki tek boyadır. Air is Art vakfı için buluşlarını faaliyete geçirmeye karar veren İtalyan şirketi Advanced Materials tarafından yaratılmıştır.
Air is Art, sanatı ve ekolojiyi birleştiren kentsel yenileşme projelerini destek niteliği taşımaktadır. Airlite ile yapılan birçok duvar resmine yıllar boyunca İtalya’nın çeşitli yerlerinde rastlanmıştır. Airlite ile boyanmış bir metrekarelik bir yüzey havayı bir metrekarelik bir orman gibi temizler.
Airlite teknolojisi ile yapılan ilk duvar resmi Roma’daki ‘Hunting Pollution’dır (girişteki görsel). Bu çalışma, 2018 yılında uluslararası üne sahip sanatçı Iena Cruz ve kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Yourban 2030 arasındaki işbirliğinden doğmuştur. Avrupa’nın en büyük duvar resmi olan ‘Hunting Pollution’ 1.000 metrekare büyüklüğündedir, yani 30 ağacın temizleyebileceği kadar kirliliği temizler.
Iena Cruz, geçen sene Milano’da yeni bir Airlite duvar resmi yaptı. Sanatçı buna AnthropOceano adını verdi ve insan müdahalesinin okyanuslarda ve deniz yataklarında neden olduğu yaraları temsil ediyor.
2019’da Milano Yeşil Haftası vesilesiyle Camilla Falsini ve Moneyless gibi bazı sanatçılar Napapijri markasının Futurewear Walls projesi için Milano’nun duvarlarını renklendirdi.
Airlite duvar resimlerini sadece Roma ve Milano’da değil Padua, Venedik, Abano Terme ve Roncadelle’de de bulabilirsiniz. Dahası, Airlite kısa süre önce uluslararası duvarları da renklendirmeye başladı: 2019’da Fransız şirketi Pernod Ricard, Mexico City’deki Absolut Street Trees projesi için toplam 2000 metrekarelik yüzeyde yapılmak üzere üç büyük duvar resmi belirledi.
Çevre Bilincinin Teşvik Edilmesi
İklim Saati
19 Eylül’de New York’ta tuhaf bir şey gerçekleşti: Manhattan’daki Union Square’e bakan elektronik bir saat olan Metronome, saati göstermeyi durdurdu, önceki 20 yılda yaptığı da buydu. Ekranda “Dünyanın da bir sonu var”, “Gezegenimizin bir karbon bütçesi var” gibi mesajlar ve ardından bazı sayılar görüldü: 7: 103: 15: 40: 07.
Bu sayılar, bize küresel bir iklim felaketini yaşamadan önce ne kadar zamanımız olduğunu ve felaketi önlemek için bir şeyler yapmaya ne kadar vaktimiz kaldığını gösteriyor. İklim Saati‘ni tasarlayan iki sanatçı Gan Golan ve Andrew Boyd, çalışmalarını Mercator Araştırma Enstitüsü’nün Berlin’deki Küresel Müşterekler ve İklim Değişikliği üzerine yaptığı hesaplamalara dayandırdı.
Bu proje, iklim krizi hakkında farkındalık yaratmak istiyor ve bu yüzden onu dünyanın en işlek şehirlerinden birinde kamusal bir alana yerleştirilmiştir. Ancak İklim Saati‘nin kopyalanabileceği ve tüm dünyaya yayılabileceği anlaşıldı.
Aynı zamanda sanatçılar, bilim insanlarının iklim değişikliği hakkında söylediklerini okuyabileceğiniz, saatin işleyişini daha iyi anlayabileceğiniz ve her şeyden önce şehrinizde, okulunuzda veya toplumunuzda bir iklim saati isteyebileceğiniz bir web sitesi olan climateclock.world’ü oluşturdu.
İklim Saati, çağdaş sanat ve bilim arasında yapılmış mükemmel bir eşleşmedir. Bilimsel gerçekleri sanatın iletişim gücüyle harmanlayarak halkın çevre bilincini teşvik eder ve insanları iklim değişikliği ile mücadele etmek için bilgi almaya ve harekete geçmeye yönlendirir.