Georgia O’Keeffe, 1939’da üç aylığına Havai’ye yolculuk etti. Yapsa yapabilirdi, ama tatil yapmak için gitmemişti oraya. Dole Ananas Şirketi tarafından, şirketin reklam kampanyasının bir parçası olarak magazinlerde yayınlanacak iki resim üretmesi için görevlendirildi. Bu resimler Dole ananaslarını yemenin üstünlüğünü övmek için kullanılacaktı.
O’Keeffe’nin kocası, fotoğrafçı Alfred Stieglitz, önemli sanatçıların ticari işleri yapmaması gerektiğine inanarak seyahatle ilgili “rezervasyonları yaptı.”
Ancak Georgia O’Keeffe’nin çizimlerinde “ticari iş”in kısıtlamalarını ve sınırlamalarını kaldıran bir dürüstlük ve tutku vardı. Yolculuğu sırasında Amerika’da yaşayan en ünlü sanatçılardan biriydi. Onun resimlerini, fotoğraflarını ve Havai’deki günleri sırasında çizdiği eskizleri gördüğünüzde, kendisi olmakta özgür olan bir sanatçı görürsünüz. Bu durum, New York Botanik Bahçe Sergisi’nde Georgia O’Keeffe’a dair “görevli tatil” ile ilgili öğrenilen şeydir. Sergi 19 Mayıs 2018’de açıldı 28 Ekim 2018’e kadar açık kaldı.
New York Botanik Bahçe Bronx’da bulunmaktadır. Bronx Hayvanat Bahçesi ve Fordham Üniversitesi caddenin karşısındadır. Ruh hâli sakin ve sessiz.
Herkes manzaradaki ağaçların ve çimlerin içine girdiği gibi kuşların cıvıldamalarını duyabilir. NYBB’nin internet sitesi bu sergideki 17 resmin 1940’taki ilk açılışlarından beri beraber görülmediklerine dikkat çekiyor. Georgia’nın dönüşünden sonraki yıl olan bu açılış, kocasının sanat galerisinde yerini aldı.
Sergi boyunca yürüyen, eserlerini inceleyen ziyaretçiler Georgia O’Keeffe’den ilham aldıkları şeklinde yorum yapmış, özellikle eskizlerinden etkilendiklerini belirtmişlerdi. Eskiz defterleri; oynamak, deneyimlemek ve düşüncelerini karalamak için ideal bir yerdir. Bu bir çizim günlüğüne eşdeğerdir, sadece buna sahip olan sanatçılar için anlamlıdır. O’Keeffe birkaç çizgi çiziyordu ve onlar dağ oluyordu. Çizgiler tamamen kendini bilmeyen türdendi, eğer öyle bir kelime varsa. Şu eskizlere bakmak bende de çizim yapma isteği uyandırıyor.
Sergideki 17+ resim harika ve kusursuz tıpkı O’Keeffe gibi. Onun resimleri, ressamın kendi diliyle boyanmış, simgesel olduğu kadar soyuttur da. O’Keffe tuvalin kenarlarına sığmayan büyükçe bir çiçek resmettiğinde, bu çiçeklerin şekillerini yeni ve heyecan verici bir tarzda görerek onun dünyasına çekiliriz. Boyutlarından dolayı daha önce hiç fark etmediğimiz detayları görmeye eğitiliyoruz; O’Keeffe bizi bakmaya zorluyor.
Bir Monet resminin aksine, örneğin, O’Keeffe’nin resimleri bir odadan ya da onlardan iki ayak uzaklıkta dursa bile tamamen aynı gözüküyor. Bu, resimlerinin cazibesine cazibe katarken, diğer sanatçılarla birlikte bu görüntünün sabitliği sıkıcı olarak düşünülebilir. O’Keeffe bakanların içindeki sanatçıyı uyandırıyor ve diğer nesnelerin nasıl göründükleri – başlangıçta gerçekten nasıl göründükleri – hakkında merak uyandırıyor. Bu ister eski bir çift ayakkabı ister bir gazete ya da bir kâğıt torba olsun.
Reklam kampanyasında kullanılan iki tablo sergide bir duvarı paylaşıyor. Biri ananas tohumunun resmi, diğeri ise helikonya bitkisinin resmi.
Resimler o kadar güçlü ki dergi reklamından aşağıdaki metne dayanabilirler;
Belki de hiç ananas tomurcuğu görmediniz- ve sözcükler, Dole tarlalarında yetişen ve olgunlaşarak büyüyüp tatlı bir ananasa dönüşen bu parlayan kraterin rengini tanımlayamaz… Belki de Dole Ananas Suyu’nu hiç tatmamışsınızdır- ve bu saf meyve suyunun hoş kokulu lezzetini keşfetmenin başka bir yolu yok. Sadece kahvaltıda bir dene… Alışverişten veya egzersiz yaptıktan sonra –çocuklar okuldan geldikleri zaman… sen veya ailen ne zaman ferahlık istersen o zaman dene.