Alfredo Ballí Treviño: Hannibal Lecter Karakterine İlham Veren Katil Doktor

Thomas Harris, 1981 tarihli Kızıl Ejder romanındaki bir sayfada; sadist psikiyatrist Dr. Hannibal Lecter’dan delici soruları, kusursuz davranışları ve kurbanlarından gurme yemekler yapma zevkiyle ilk kez bahsetmiştir. Bu nedenle pek az kurgusal eser, Dr. Hannibal Lecter’dan daha içgüdüsel bir tepki uyandırmıştır.

Karakter öyle merak uyandırıcıdır ki pek çok kitapta, filmde ve dizide karşımıza çıkar. Öyle ki Anthony Hopkins’in Kuzuların Sessizliği’ndeki (1991) kötü ama pek neşeli tasviri, 2003 yılında Amerikan Film Enstitüsü tarafından tüm zamanların 1 numaralı ‘kötü adamı’ seçildi.

Yamyam Hannibal’ın tüyler ürpertici eylemlerini, hem ekranlarda hem de kitap sayfalarında görmek yeterince korkunçken bu karakterin aslında kasaplığı hayal gücünün sınırlarından çevremizdeki dünyanın et ve kan hatlarına dökülen bir kişiye dayandığını bilmek çok daha rahatsız edici!

Harris, Doktor ile Meksika Hapishanesinde Tanışmıştı

2013’de Kuzuların Sessizliği filminin 25. yıldönümü baskısının önsözünde şöyle bir açıklama yayınlanmıştı:

Harris, 1960’ların başında Meksika, Monterrey’deki Nuevo Léon hapishanesini ziyaret ettiğinde 23 yaşında bir gazeteciydi. Buraya cinayetten hüküm giymiş bir Amerikalı olan Dykes Askew Simmons adında biri hakkında haber yapmak için gitmişti.

Sinir bozucu bakışları ve yarık dudağındaki dikiş iziyle Simmons, kesinlikle bir katil profiline uyuyordu. Öte yandan başarısız bir hapishaneden kaçış hikâyesi olan Amerikalı doktor, Harris için daha merak uyandırıcı olmuştu.

Harris, Dr. Salazar ile hapishanenin revirinde tanıştı ve onu “küçük, kızıl saçlı, kıvrak bir adam” ve “bariz bir zarafeti var” diyerek tanımladı.

Sıradan birkaç cevaptan sonra doktor, muhabiri Simmons’ın şekilsiz görünüşü hakkındaki düşüncelerini irdelerken kendine gelmişti.

“Öldürülen insanlar çekici miydi?” diye sordu Salazar. Harris “Evet” şeklinde cevapladı. Doktor, güzel kurbanların Simmons’ı şiddetli bir öfkeye sürüklediğini mi ima ediyordu?

Doktorun cevabı “Kesinlikle hayır” şeklindeydi. “Fakat erken yaşta işkence, işkenceyi daha… hayal edilebilir kılar.”

“Siz bir gazetecisiniz, Bay Harris,” diyerek devam etti. “Bunu günlüğünüze nasıl yazardınız? Gazetecilikte işkence korkusunu nasıl işlerdiniz? Yerinde olabilecek bir cevap için şöyle bir şey olabilir mi, mesela ‘cehenneme selam veriyor’ gibi?”

Günün devamında Harris, Dr. Salazar’ın hapishane çalışanı olmadığını öğrenince şaşırdı ve uzun süre parmaklıklar ardında kalmaya mahkûm biri olabileceğini farz etti. Gardiyan, Harris’e “Doktor bir katil. Cerrah olarak kurbanlarını şaşılacak kadar küçük bir kutuda paketleyebiliyor. Buradan asla çıkamayacak. O bir kaçık.” dedi.

Kuzuların Sessizliği’nde Hannibal Lecter’ı canlandıran Anthony Hopkins

Gerçek doktor, moda anlayışı ve fakirlere olan cömertliğiyle bilinirdi

İngiltere’deki The Times ve The Latin Times’daki profillere göre Harris’in “Salazar” hikâyesi Alfredo Ballí Treviño’nun gerçek adıyla biliniyordu. Méndez’de önde gelen ailelerden birinde doğdu. Katı babası hem onu hem de kardeşlerini derslerinde çok iyi olması konusunda sıkardı.

1959’da tıp stajyeri olan Ballí Treviño, sevgilisi Jesús Castillo Rangel ile maddi problemler ve bir kadınla evlenme konusundaki ısrarından dolayı tartışmaya girdi. Müstakbel doktor erkek arkadaşını öldürdü ve onu bir kutuya sığdırmak için dikkatlice parçalara ayırıp kutuyu bir çiftliğe gömmeye çalıştı.

‘Eseri’ yakın zamanda ortaya çıktı ve 1961’de Ballí Treviño, “tutku suçuyla” ölüme mahkûm edildi. Her ne kadar kanıtlanmasa da aynı zamanda otostopçuların öldürülmesi ve parçalanması konusunda da şüpheli olduğu söyleniyordu.

Hapishanedeyken “Nuevo Leon’un Kurt Adamı”nın söylenenlere göre açık renkli takımları, koyu tonları ve altın Rolex saatiyle ustaca bir terzilik dokunuşu sergilediği dile getirildi. Ayrıca diğer mahkûmlara ve ziyarete gelen kasaba halkıyla ilgilenerek gayri resmî bir tıbbi uygulama sürdürdü.

Cezasından 20 sene sonra Ballí Treviño, Monterrey’deki eski mahallesine döndü ve çoğu zaman ücretsiz bir şekilde fakirleri tedavi etti. Prostat kanserinden ölmeden birkaç ay önce 2008 yılında bir gazeteyle röportaj yapmayı kabul etti fakat şiddet içeren geçmişinden bahsetmeyi reddetti. “Uyuyan hayaletlerimi uyandırmak istemem.”

Lecter aynı zamanda başka seri katillerden de esinlenildi

Harris’in Meksika hapishanesine yaptığı can alıcı ziyaretiyle ilgili aydınlanmasından önce, yazara böylesine güçlü bir karakter yaratması için neyin ilham verdiğine dair birçok teori vardı.

1999 yılında Tulsa World’de yayınlanan bir filmde, Harris ile tanışan bir grup cinayet dedektifi, Lecter’in son derece zeki seri katiller Ted Bundy ve Edmund Kemper’in bir karışımı olduğunu ve karışıma bir tutam yamyam Issei Sagawa’nın atıldığını öne sürdü. Aynı özellik, Harris ve arkadaşları tarafından 1940’larda ve 50’lerde Mississippi’de iyi bilinen bir umacı olan William Coyner adında daha önceki kuşaktan başka bir yamyam katilinden bahsediyordu.

Harris, Lecter’in Kuzuların Sessizliği önsözünde tamamen Salazar / Ballí Treviño’da modellenmediğini doğrulasa da romanlarının kötü şöhreti zihninde şekillenirken Meksikalı doktorun kalıcı etkisi hakkında hiçbir şüphe bırakmadı. “Dedektifimin, suçlu zihnine özgü anlayışa sahip biriyle konuşması gerekiyordu.” diye yazdı. “Bir ton işin içinde kaybolmuştum. Cezai ehliyeti olmayan birine danışmak için Baltimore Devlet Hastanesi’ne giden dedektifimin peşine takılmıştım.”

“Sizce hücrede kim bekliyordu? Salazar değildi ama Salazar sayesinde meslektaşı ve yamyam olan arkadaşını tanıyabildim: Hannibal Lecter.”

Kaynakça: https://www.biography.com/news/real-life-hannibal-lecter-alfredo-balli-trevino

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir