Wagnerizm nedir?
Dünyada bir kişinin adının verildiği başka kültürel hareket yoktur. Wagnerizm, on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında çıkan Wagner’ın müzikal külliyatına olan hayranlığın dışavurumuydu.
Wagner’in müziğinin farklı türlerini temsil eden bazı sanat eserleri var. İlki “Piyano Çevresinde”dir. 1885 yılında Henri Fantin-Latour tarafından resmedilmiştir. Bu resimde bir grup insanın müzik dinlediğini görebiliriz. Resimdekilerin hepsi müzisyendi ve Wagneristlerdi. Bir Wagnerist unvanı veya Wagner’e atıfta bulunulmasına rağmen, bu resim en baştan beri Wagnerist olarak görülüyordu, zira tüm tasvir edilen müzisyenler Wagner’in müziğinin büyük hayranıydı ve resimdeki müziği dinliyorlardı –muhtemelen Wagner’in müziğini.
Sizin için aşağıya Richard Wagner’in en tanınmış eserlerinden birini bırakıyoruz.
Aubrey Beardsley’in “The Wagnerites” çizimine bakarsak, farklı bir Wagnerian dinleyicisi göreceğiz. Çizim, Wagner’in “Tristan’s ve Isolde” adlı operasını dinleyen kadın dinleyicileri tasvir etmektedir. Hepsi koltuklarda oturmakta, bu da alt tabaka seyirciler için bir yer olarak görülüyordu ve hepsi de aşkla ilgili operayı dinliyorlar.
Paul Cezanne’in “Tannhäuser’a Giriş Müziği”, tamamen farklı bir Wagnerist fotoğrafıdır. Resimde betimlenen kadınlar sanatçının annesi ve kız kardeşidir. Biri piyano çalarken, diğeri ise yanda dikiş dikmektedir. Resmin iki farklı hayalin dünyasını temsil ettiğini varsayabiliriz: sanatçının kız kardeşi sanatsal bir hayat düşlerken, annesinin hayali ise sıradan bir kadının günlük aktiviteleri ile sular altında kalmaktadır.
Bir başka Wagnerist tablosu da Wagner’in tartışmalı operası Tannhäuser ile ilgilidir. Cezanne’nin tablosu, iki kadının hayal dünyası arasındaki farkı temsil ederken, on dokuzuncu yüzyılın birçok kültürel kişiliğinin bir grup portresi olan Edouard Manet’in “Tuileries’teki Müzik” resmi, yeni opera fikirlerini uygulayarak Wagner’e övgü niteliğindedir. İnsan kalabalığı, ağaçların yarattığı sınırların üstesinden gelmeye çalışıyormuş gibi, mekânın içinden geçiyor. Bu itişe dahil olmayan ve ayrı olarak boyanmış olan tek figür, resmin sağ tarafındaki ağacın arka planında tasvir edilen Fransız besteci Jacques Offenbach’tır. Bunun nedeni, Wagnerist fikirlerini paylaşmaması ve müzik dünyasında kendi başına durmasıdır.
Diğer sanatçılardan farklı olarak, Seurat bir Wagneristi hiç bir zaman tasvir etmedi. Bununla birlikte, sanatı Wagnerist olarak da kabul edilebilir. Paris’te gerçekleştirilen bir can dansını temsil eden “Le Chahut” (söz gelimi “kargaşa” veya “gürültü” olarak tercüme edilebilir) başlıklı resimde, Wagnerist mesajı çerçeve ile aktarılır.
Sanatçılar, karanlığın karanlık bir sahnede sergilenmesini istediler ve karanlık seyirci ile parlak ışıklı sahne arasındaki farkı vurguladılar. Bu, Wagner’in Bayreuth’daki amaca yönelik olarak düzenlediği festival tiyatrosunda ortaya koyduğu etkiydi.
On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında, Wagner’in müziğinin devrimci etkileri tiyatrolarda belirgin hale geldiğinde, performans sırasında konser salonunu karartma metodu, dinleyicilerin diğerlerinin hareketlerinden dikkatinin dağılmaması için tasarlanmıştı. Wagner’in seyirciyi karartmaya karar vermeden önce sıradan bir opera binasına yaptığı ziyaretinin amacı, sosyalleşmek, gözlemlemek ve gözlemlenmek içindi, Wagner’in seyircinin performansa konsantre olması için oditoryumu karartma kararı, zamanına göre devrimci bir fikirdi.
Sonuç olarak, Wagner’in müziğini ve farklı Wagnerist resimlerini dinlemenin farklı gösterimleri olduğunu söylemek isterim. Fantin-Latour, Cezanne ve Beardsley, insanları Wagner’in müziklerini dinlerken resmetmişlerdir. Manet’in görevi ise Wagnerist dinlemelerinin işlevsel yenilikleriyle resimsel bir eşdeğer betimlemesini birleştirmekken, Seurat’ın Wagnerizmi ise çerçevenin karartılması ve boyalı sahnenin aydınlatılması yoluyla resimsel alanın oditoryumdan ayrılmasıyla sergilendi.
Bu metnin yazarı Alina Manevskaya 20.04.2018’de aramızdan ayrılmıştır. Bu güzel, bilgilendirici metni bize bıraktığı ve bana çevirme şansı verdiği için kendisine teşekkür ediyorum.