Bu yazımızda, önemli edebiyat sanatçılarının genç yazarlara ne tavsiyeler verdiğine dair bir liste hazırladık.
- Donna Tartt
“İlk yazmaya başladığınız zaman, her karakteri Tom Hanks yapmak size cazip gelecektir. Biliyorum, ben de bütün karakterlerin Tom Hanks olduğu en az yüz hikâye yazdım, çünkü bu yaptığımın “gerçek” ,“özgün” ya da bunun gibi bir şeyler olduğunu düşündüm. Ama değildi. Gerçek hayatta, çoğu insan Tom Hanks değil. Tom Hanks’in kendisi dışında, onlar başka insanlar. Yazdıklarınızda dürüst olun ve kendinizi bir Tom Hanks karakteri ile sınırlayın.”
- Toni Morrison
“Editör olmanın, kendi yazım hakkında başka insanların düşüncelerine dikkat etmenin gerçekten yardımcı olduğunu düşünüyorum. ‘Çok samimiyetsiz ’ ya da ‘İlk iki bölüm güzel, ama sonraki sayfalar okunamayacak kadar yapaydı” ya da “Bunu Sprite’ın içine mi batırdın sen? Sprite gibi koktu. Romanını neden Sprite’ın içine batırdın söyler misin?” gibi yorumlar aldım. Ve bu yorumları geri çevirmek yerine, onları dinledim. Genç bir yazar için bu muazzam önemli bir yetenek.”
- Haruki Murakami
“Her yazdığınızda, kendinize şunu sorun: Bu sahne bir sıcak hava balonunda gerçekleşebilir mi? Eğer cevabınız evet ise, muhtemelen gerçekleşmelidir.”
- Karl Ove Knausgård
“Daima yazın. Bir mağazaya gittiğimde yazarım. Akşam yemeği yerken yazarım. Şu an bile yazıyorum. Denizde yaşayan küçücük bir istiridye hakkında bir hikâye yazıyorum, adı Peter ve inanılmaz derecede kaba.”
- Zadie Smith
“Bir karakteri tanıtırken, pantolon giyip giymediklerini belirtmenize gerek yok. Çoğu okur, siz tersini söylemediğiniz sürece pantolon giydiklerini varsayacaklardır.”
- George Saunders
“İlk dikkat çekmeye başladığım, hikâyelerimin orada burada yayımlanmaya başladığı zamanlarda, Don Delillo beni bir kenara çekti ve benim için oldukça yararlı bir tavsiye verdi. ‘George, eğer yüzme havuzumu kullanmak için evime girmeye devam edersen, polisi aramak zorunda kalacağım.’ Bunun her zaman çok zekice olduğunu düşünmüşümdür.”
- Margaret Atwood
“Genç yazarlar karakterlerine Air Jordans giydirerek genellikle durumu telafi ediyorlar. Eğer romanınız, her karaktere son çıkan Air Jordans giydirmeden kendi başına ayakta duramıyorsa, o roman büyük ihtimalle çok iyi değildir.”
- Jonathan Franzen
“Eğer yazdığınız bir karakter canlanırsa, bu Tanrı’nın gözünde oldukça iğrenç ve yapmacık durur. Karakterinizin yazarı olarak, o yaratığı kaçmadan ve dünyaya akıl almaz bir zarar vermeden önce yok etmeniz gerekir. Ve inanın bana kaçmaya çalışacak. Her zaman öyle yaparlar.”