Yunan efsaneleri çoğunlukla ders vericidir. Bu dersler genellikle tanrıları küçümsemememiz ve onları kandırmaya çalışmamamız yönündedir. Yazının devamında okuyacağınız hikâyelerde itaatsiz, açgözlü veya tanrıları kandırmaya çalışan birçok insan en acımasız şekillerde cezalandırılıyor. Bu hikâyeleri halkın, tanrılara karşı gelindiğinde neler olduğunu görmeleri için yıllarca anlatıldı. Bu taktik insanları korkuttu ve durgunlaştırdı. İşte Yunan mitolojisindeki en acımasız ve en acı verici 5 ceza.
1) Prometheus
Prometheus, Zeus tarafından insanlığı yaratma görevi verilen bir Titan ve Ateş Tanrısı, aynı zamanda da Zeus’un en iyi arkadaşlarından biriydi. Prometheus yarattığı insanlara o kadar düşkündü ki onlar için canını verebilirdi. Bu görev ile ilgili Zeus’un tek bir isteği vardı: İnsanlara ateşi vermemek. Bunun nedeni, ateşin insanlığı çok güçlü kılacağını düşünmesiydi. Fakat yeryüzünde soğuk da vardı, kar ve yağmur da vardı ve gece olduğunda her taraf çok karanlık oluyordu. Yarattığı insanlığın ateşsiz çok zor durumda olduğunu gören Prometheus bir gece dayanamadı ve gizlice biraz ateş çalıp insanlığa verdi. Ateşin bedeli ve genel olarak insanlık için Zeus’un belirlediği iki ceza anlatılmaktadır:
İlkinde Zeus, Pandora’yı yarattı ve onu Prometheus’a gönderdi. Prometheus, elbette neler olduğunu anlayıp Pandora’yı sıkı sıkı tembihledi kutuyu açmaması için. Ne yazık ki Epimetheus abisinin tersine akıllılık edemedi ve Pandora’ya âşık oldu, evlendiler. Düğün günü Pandora merakına yeni düşerek taşıdığı kutunun kapağını açtı ve kutudan çeşit çeşit kötülükler, hırsızlık, dolandırıcılık, haset, kıskançlık, savaş, şehvet, dahası salgın hastalıklar çıktı. Cinayetler mi istersiniz, soygunlar mı tecavüzler mi. Hepsi yayılıp perişan etmeye giriştiler insanlığı.
İkincisinde ise Zeus, Prometheus’tan intikam almak için onu Kafkasya’da bir dağa çiviledi. Bundan sonra her gün bir akbaba gelip ciğerini yiyecekti. Ölümsüz olduğu için karaciğeri her gün tekrar yenilmek için büyüyecekti. Daha sonra güçlü bir kahraman gelecek ve Prometheus’u kurtaracaktı.
2) Erysichthon
Erysichthon, Teselya kralıydı. Sarayında büyük bir ziyafet vermek istedi. Ancak bunun için daha büyük ve daha güzel bir tahta masaya ihtiyacı vardı. O ve adamları biraz odun almak için ormana gittiler. Adamlarından biri bu ormanın Demeter’e ait olduğunu ve dikkatli olmaları gerektiğini söyledi fakat Erysichthon bu uyarıya kulak asmadı. Ormana girdiler ve tanrıça için çok çok değerli olan ağaçları kesmeye başladılar. Tanrıça durumu görünce Erysivhthon’u bitmek bilmeyen bir açlıkla cezalandırdı. Başlarda açlığı az hissetse de Erysichthon’un açlığı yemek yedikçe daha da artıyordu. Sarayındaki tüm yemekler de bitince ölünceye kadar kendi etini yemeye başladı. Açgözlülüğünün cezası ağır oldu.
3) Aktaion
Aktaion 50 köpeğiyle birden sık sık ava çıkan mükemmel bir avcıydı. Bir gün Orchomenos kenti yakınlarındaki Gargapia Vadisi’nde avlanırken susadığını fark etti. Yakındaki dereye gitmeye karar verdi ama tam su içmek üzereyken Artemis’in nehirde yıkandığını gördü. Artemis onu fark edene kadar da bakmaya devam etti ama Artemis, Aktaion’un ona baktığını fark edince deliye döndü. Kimsenin bu durumu öğrenmesini istemiyordu. Aktaion’un susmasını sağlamak için bir ceza verdi Artemis ona. Aktaion’u bir geyiğe çevirdi ki yanındaki 50 köpek kendi sahiplerine saldırsınlar. Kaçmaya çalıştı ama köpekleri onu hemen yakaladı ve öldürdü. Böylece Aktaion’un ağzı sonsuza kadar kapandı.
4) Sisyphus
Sisyphus, Korint’in kurucusu ve kralıydı. Çok zeki ve kurnaz bir adamdı, her zaman bir tanrı olmak için çabalamıştı. İki kez ölümden kurtuldu ve bu nedenle ağır bir cezaya çarptırıldı. İlk ölümü Zeus’u Asopos’un kızını kaçırdığı için nehir tanrısı Asopus’a ispiyonlaması sebebiyleydi. Zeus o kadar öfkelendi ki Thanatos’u (ölüm) Sisyphos’a onu öldürmesi için gönderdi. Ancak Sisyphos başına gelecekleri biliyordu ve tabii ki bir planı vardı. Thanatos’u memnuniyetle karşıladı ve ondan ölüm zincirlerinin nasıl çalıştığını göstermesini istedi. Thanatos olacakları düşünmedi ve yanlışlıkla kendini zincirledi. Thanatos gelip ruhlarını alamadığından artık kimse ölemezdi. Savaşlarında kimse ölmediği için Ares o kada öfkelendi ki Thanatos’u kurtarmanın bir yolunu buldu. Fakat Sisyphus bunun olacağını da biliyordu ve karısına eğer öldürülürse onu gömmemesi gerektiğini söyledi. Sonunda Sisyphus öldürüldü, tembihlendiği gibi karısı onu gömmedi. Sisyphos yeraltı dünyasına vardığında Hades ve Persephone’a karısının ona uygun bir cenaze töreni yapmadığından ve geri dönüp intikam alma şansı verilmesini istedi. Hades kabul etti ve böylece Sisyphos ikinci kez ölümden kurtulmuş oldu. Sisyphus tanrılar tarafından büyük bir kayayı dik bir tepenin doruğuna yuvarlamaya mahkûm edilmiştir. Sisyphus tam tepenin doruğuna ulaştığında kaya elinden kaçmakta ve Sisyphus her şeye yeniden başlamak zorunda kalmaktadır. Hilekârlığının cezasını ağır ödemektedir. Görsel, Sisifos’un boş çabalarının canlı örneğidir.
5) Ixion
Ixion, Teselya’da bir dağ halkının kralıydı. Bir gün tanrılar tarafından ziyafete davet edildi. Ancak ziyafet sırasında Zeus’un karısı Hera’ya yakınlaşmaya çalıştı. Hera bunu Zeus’a söyledi ve bir plan yaptılar. Hera’nın bir klonunu oluşturdu ve Ixion’u test etti. Ixion tabii ki bu testten geçemedi ve Hera’nın klonuyla birlikte oldu. Zeus İxion’a korkunç günahları ve nankörlüğü sebebiyle Tartaros’ta alevler saçan bir tekerlek üzerinde bağlı olarak sonsuza dek dönme cezası vermiştir. İxion tanrılar sofrasında ambrosia içtiği için ölümsüz olmuş, bu yüzden bir kerede yanarak ölmemiş ve Tartaros’taki tekerlek üzerinde sonsuza dek dönerek yanmıştır.