Paul Klee tabloları, izleyicide karışık duygular uyandıran tablolardır ve Sihirli Balık da bu auraya sahiptir. Eser, ressamın yaratıcılığını ölümsüzleştirmek için farklı unsurları birleştirerek olağanüstü bir şey yarattığı parçalardan biri olmaya devam etmektedir.
Paul Klee 18 Aralık 1879 yılında, Bern yakınlarındaki küçük bir İsviçre kasabasında müzisyen bir ailede dünyaya geldi. Tablo gibi görünümüyle Alp manzarası ve müzikal geleneklerinin, gelecekteki çalışmalarının üzerinde etkisi büyük oldu. İlk başlarda müzisyen olacağı farz ediliyordu ama sonunda görsel sanatlara karar verdi. 21 yaşındayken Münih’e taşınarak Güzel Sanatlar Akademisi’nde öğrenim gördü.
Kesinlikle şaşırtıcı olan şey, Klee’nin kariyerinin ilk yıllarında renkleri marjinal bırakarak, çizime şiddetle odaklanmış olmasıdır. Klee, Franz Marc ve Wassily Kandinsky tarafından kurulan Mavi Süvari’nin¹ editör ekibine katıldığı 1911 yılına kadar çok başarılı değildi. Dışavurumcu sanatçılar derneği sonunda Klee’ye renk teorisini açtı. Dahası, Paris’e yaptığı bir gezi onu Kübizm ve erken Soyut sanatın mayasına maruz bıraktı. Bunlar dışında Klee, Robert Delaunay’ın cesur renk kullanımına hayran kaldı. Tüm bu deneyimler, Tunus seyahati sırasında ortaya çıkan sanatsal atılımına sağlam bir zemin hazırladı.
Evine döndükten sonra tarzı tamamen yeni bir yön aldı. Teknikleri karıştırmaya başladı – geniş grafik deneyimini yeni bir canlı renk paleti ile zenginleştirdi ve aynı zamanda soyut bir resim tarzına doğru ilerledi. Klee’nin benzersiz stili bu şekilde doğdu ve ona harika bir kariyerin kapılarını açtı.
Sihirli Balık, sulu boya ve yağlı boya kullanılarak panel üzerine oluşturulmuştur. Hassas bir siyah yüzey, sanatçının siyah boyadaki tasarımları çizerek ve karalayarak ortaya çıkardığı bir renk alt tabakasını kaplamaktadır. Resmin ortasında, tuval üzerine bir kare müslin yapıştırılmıştır. Saat kulesinin tepesine uzanan uzun bir çapraz çizgi, bu ince perdeyi kaldıracakmış gibi hazırlanmaktadır. Deniz (balık), yeryüzü (çiçekler) ve galaksinin (ay ve gezegenler) unsurları birleştirilmiştir. Klee sanki yeryüzü, deniz ve gökyüzünün karmaşık bir hikâyesini tuvale aktarıyor ve onları romantik, gerçeküstü ve dışavurumcu bir ruh hâli içinde resmediyor gibidir.
Sanatçı Bauhaus’taki döneminin ortasında yaptığı bu eser ile akuatik, göksel ve dünyevi olanın birbirine karıştığı büyülü bir âlem yaratmıştır. Sihirli Balık’ta fantezi ve doğal ampirizm, şiir ve pragmatik karışımıyla Alman Romantizmi geleneğinin tam olarak içinde yer almaktadır.
Klee, Ocak 1921’den, zamanların karanlık ve huzursuz olduğu ve sanatının Naziler tarafından yozlaşmış olarak değerlendirilmeye başladığı Nisan 1931’e kadar Bauhaus’ta ders verdi. Yakın zaman sonrasında da İsviçre’ye kaçmak zorunda kaldı.