Doğa her zaman sanatçılar için bir ilham kaynağı olsa da sahil betimlemeleri sanat tarihi boyunca tekrar tekrar tablolarda resmedilen bir konu olma özelliği taşır. İlk olarak 19. yüzyılın Fransız Empresyonistleri şövale ve boyaları ile en plein air’de yani açık havada resim yapmaları sayesinde ünlenmişlerdir. Bu akım onlardan sonra gelen sanatçılar için de geçerli olmuş ve stüdyolarının dışındaki doğal ortamları tasvir etmeye böyle devam etmişlerdir.
İnsanların çoğunluğu plajda geçirilecek bir günün onlara nasıl iyi geleceğini söylemeden edemez. Bu yüzden plaj tabloları dünyanın dört bir yanındaki insanların yüzyıllardır denize olan bağlılıklarının birer kanıtıdır. Fransa’nın güneşli sahillerinden İngiltere’nin rüzgârlı kıyılarına ve hatta Tahiti’nin tropikal kumlarına kadar bu ünlü şaheserler plajda eğlenceli ve sakin geçen günlerin renklerini, ışığını ve atmosferini yansıtır. O zaman gelin Claude Monet, Edgar Degas, Mary Cassatt ve diğer sanatçıların sahil esintili tablolarında birer gezintiye çıkalım.
Mary Cassatt, Sahilde Oynayan Çocuklar
Anneler ve bebeklerinin tasvirleriyle tanınan Amerikalı ressam Mary Cassatt, bu tablosunda da çocukların doğal halini, masum anlarını resmetme becerisini en iyi şekilde göstermiştir. Kumda oynayan beyaz pinafore önlüklerini giymiş iki kız tasvir edilirken her ikisi de oynamaya dalmış ve tamamen çevrede olanlardan habersiz görünüyorlar. Nadiren sahil konulu tablolarına rastladığımız Cassatt, sahil kıyısı ve ortamının görüntüsünü, güneşli, spontane anını mükemmel bir şekilde anlatmış.
Edgar Degas, Plaj Sahnesi
Açık havada sık sık resim yapan çağdaş sanatçıların aksine, Fransız empresyonist sanatçı Edgar Degas’ın bu açık hava tablosunu sanılanların tersine stüdyosunda yaptığı düşünülüyor. Plaj Sahnesi, Kuzey Fransa’nın plajlarını tasvir eden Degas’ın ayrı ayrı resmettiği dört farklı sanat eserinden biridir. Degas, Japon baskılarının büyük bir hayranı olduğundan bazı tarihçiler sanat formunun bu sanat eserini etkilediğine inanmadan edemiyor. Tablonun ortasına bakıldığında bir hizmetçinin genç kızın saçını taraması sanatçının Japon baskılarından esinlenmiş olduğu açıkça görülüyor.
Claude Monet, Trouville Sahili’nde Camille
Claude Monet’in ilk karısı Camille’nin sahil kıyısında resmedildiği Trouville Sahilinde Camille tablosu, sanatçının ışığı ve hareketleri boya ile yansıtma konusundaki olağanüstü yeteneğini gösteriyor. Fransız empresyonist Monet’in sahil resminden biri olan ve Monet’in imzalı kısa fırça darbeleriyle işlenen tablo, sanat severleri 1870’lerde Normandiya’nın rüzgârlı bir sahil gününe alıp götürürken tablodan gelen rüzgârı, yükselen dalgaları ve tuzlu havanın kokusunu neredeyse hissedebilirsiniz.
Paul Gauguin, Sahilde Tahitili Kadınlar
Fransız sanatçı Paul Gauguin, Fransa’nın modern toplumundan kaçmak için 1891’de Polinezya yaşam tarzını keşfetmek için Tahiti’ye gitmiştir. Adanın manzaraları, halkın sömürge altındaki yaşamları, özellikle yerli kadınları birkaç yıl boyunca sanatının vazgeçilmez bir parçası hâline geldi. Gauguin, Sahilde Tahitili Kadınlar tablosunu geçirdiği ilk yılın yazında boyamıştır. Tabloda kumda oturan iki kadından biri geleneksel pareo sarong ile tasvir edilirken diğeri ise vücudunun etrafına bağlanmış Batı tarzı bir eşarp ile tasvir edilmiş. Soldaki kadın saçlarında sarı bir kurdele taktığı gözlerden kaçmazken tablonun içerisinde Batı’nın Tahiti kültürü üzerindeki etkiler açıkça görülüyor.
William Turner, Yeni Ay
İngiliz Romantik ressam Joseph Mallord William Turner, 19. yüzyıl yaşamını gösteren atmosferik manzara resimleriyle tanınır. Özellikle deniz manzaralarını boyamaya hevesli olan Turner her zaman açık havada tablolarını yapmış, resmedeceği sahneleri hızlı bir şekilde kaba taslak çizmiş ve boyamıştır. Yeni Ay tablosu ayrıca “Teknemi kaybettim, Kasnağınız olmayacak” ismiyle de bilinir ve Turner’ın daha sonraki yıllarda sık sık kaldığı Margate Kent sahilini kendi bakış açısıyla tasvir eder. Tabloda resmedilen narin, puslu sahne, kıyıda oynayan çocuklar ve köpekleri ile yalnız sanatçı Turner’ın çocuklara olan sevgisini dile getirir.