Caspar David Friedrich, romantik atmosferin ustasıydı. Gotik harabeler, gökyüzüne karşı kontrast oluşturup düşüncelere daldıran figürler ve şafak vaktinin sisleri onun alanıydı. Bir korku filminden sahnelermişçesine, hepsi Gotik sahnelerden ibarettir ve onun ölüm ve ölümden sonraki yaşam takıntısını yansıtırlar. Öyleyse Caspar David Friedrich’in resimlerindeki romantik ürpertileri incelemeye hazır mısınız? İşte Caspar David Friedrich ve resimlerindeki romantik ürperti.
1. Oakwood’daki Manastır
Tabutlar taşıyan bir topluluk, resmin ortasındaki yıkık Gotik kilisenin kapısına doğru ilerliyor. Yollarını sadece iki mum aydınlatıyor. Ön planda karlar arasında yeni kazılmış bir mezar karşımıza çıkıyor ve yanında birkaç haç görülüyor. Gökyüzünde bir hilal beliriyor. Sanatçıyla özdeşleşmiş olan ölüm konusu, Friedrich’in çocukluğundan beri yaşadıklarıyla ilgilidir: Annesi 1781’de öldü. Bir yıl sonra kız kardeşi Elisabeth çiçek hastalığından öldü. Kardeşi Johann, 1787’de bir buzulun altında kalan Friedrich’i kurtarmaya çalışırken boğuldu ve 1791’de kız kardeşi Maria, tifüsten öldü. Friedrich bile 1801 civarında intihara teşebbüs etti ve daha sonra, 1809’da Deniz Kenarındaki Keşiş’i resmederken babası öldü.
2. Ayışığında Greifswald
Friedrich, manzaralar aracılığıyla dini bir duygu yaratmak istedi. Muhteşem doğa, Tanrı’nın var olduğunun kanıtıydı. Sık sık çevrelerinden bunalmış insanları resmetti.
3. Manastır Mezarlığı
Karda Manastır Mezarlığı; II.Dünya Savaşı sürerken hava saldırıları sırasında tahrip edildi, geriye sadece siyah beyaz bir fotoğraf kaldı. Bu görüntünün rengi değiştirilmiştir. Daha Gotik bir resim hayal etmek zor.
4. Ay’ı Seyreden İki Adam
Bu iki figür muhtemelen sağda Friedrich’in kendisi, yanında ise arkadaşı ve öğrencisi olan August Heinrich’tir. Ay’a hayranlık duymak, bu motifi dini bir nesne olarak gören Alman Romantikleri arasında yaygındı.
5. Mezarlık
1820’de Friedrich bir münzevi olarak yaşıyordu ve arkadaşları tarafından “yalnızların en yalnızı” olarak tanımlandı. Haziran 1835’te, Friedrich’e ilk kez inme indi, bu ona küçük bir uzuv felci geçirtti ve resim yapma yeteneğini büyük ölçüde azalttı. Sonuç olarak, yağlı boyayla çalışamadı; bunun yerine sulu boya, sepya ve eski kompozisyonlarla yeniden çalışmakla sınırlandı. Mezarlık motifi artık yapıtlarında daha sık görünmeye başladı.
6. Alacakaranlıkta Bir Yürüyüş
Bu melankolik tablo, Friedrich’in yalnızlığını simgeliyor. Kış, yok olan doğa; hepsi ölümü anımsatıyor. Sadece gökyüzünde yükselen ay, Hz. İsa’yı ve sanatçı için yeniden doğuş vaadini sembolize ediyor.