Salvador Dalí’nin, 1969 “Alice’in Harikalar Diyarındaki Maceraları” üzerine yeniden keşfedilip gün yüzüne çıkarılan nadir çizimlerini derledik. Hayal gücünün ve felsefenin iki ustası bir arada.
Çeviren: Zeynep Pınar Kayadibi
1865’te bir Victoria dönemi matematikçisi, dünyanın en sevilen çocuk kitaplarından biri olan ve nesiller boyu dillerden düşmeyen bu peri masalı Alice’in Harikalar Diyarındaki Maceraları’nı yazmıştır. Her okuyuşta hikmetiyle büyüleyen modernist bir felsefe şaheseri olmasıyla belki de sanat, bilim ve felsefeyi ustaca ve kusursuz bir ahenkle birleştiren Leonardo da Vinci’nin Vitruvius Adamı ile birlikte insanlığa kazandırılan ender eserlerden biridir.
Yaklaşık bir asır sonra, 1961’de “Buradan Nereye Gidiyoruz” başlıklı bir konuşmada Marcel Duchamp bir kehanette bulundu ve “Tıpkı, Alice Harikalar Diyarında eserinde olduğu gibi, geleceğin sanatkârlarının daha derindeki anlama ulaşmak için gözün önündeki o ince perdeyi aralayıp ötesini amaçlayacaklarını” ifade etti.
Matematikçi Charles Dodgson’un Lewis Carroll olmadan yaklaşık yüzyıl önce bir öğleden sonra tekne turunda şevkle hayal ettiği o hikâye ile yeni yeni tomurcuklanan ve henüz çiçeklerini açmamış olan sürrealist sanat akımı arasındaki kavramsal ortak zemini sezen ilk kişi oldu. Duchamp’ın sezisi tam sekiz yıl sonra, Random House’da öngörülü bir editör, sürrealist öncü Salvador Dalí’yi (11 Mayıs 1904 – 23 Ocak 1989), ayın kitabının küçük, özel bir baskısı için Carroll klasiğini resmetmek üzere görevlendirdiğinde gerçek oldu. Dalí, baskının her kopyasında imzaladığı, ön yazı mahiyetinde on iki heliogravür* ve kitabın ayrı ayrı her bölümü için bir çizim ortaya koydu.
Eşi benzeri görülmemiş bir o kadar da doğal bu deha, özellikle koleksiyoncular ve bilginler için yarım asırdan fazla bir süre neredeyse mitlere konu olacak bir eser mahiyetini korumuştur. Sevilen kitabın 150. yıldönümünü kutlamak için Princeton University Press, Dalí’nin çizimlerini yaptığı Alice’in Harikalar Diyarındaki Maceraları’nı (halk kütüphanesi) tekrardan gün yüzüne çıkardı. Kuzey Amerika Lewis Carroll Derneği başkanı Mark Burstein ve Dalí’yi yakından tanıyıp onunla işbirliği yapmış olan matematikçi Thomas Banchoff’un eklemeleriyle zenginleşen bu eser, Carroll’un şaheserleri arasında insanlığa kazandırıldığı günden bu yana tam 150 yıl boyunca en başarılı çizimler olarak şaşırtıcı bir başarıyla zirvede kalmıştır.
Giriş bölümünde Burstein, Carroll ve sürrealistler arasındaki doğal ve yaratıcı olan o kesişme noktasını şöyle ele alıyor:
“Hem Carroll hem de sürrealistler için, bazılarının delilik olarak gördüğü şey, diğerleri tarafından bilgelik olarak algılanabilir. Carroll ve sürrealistlerin yaratıcı süreçleri bile çok benzerdi. Sürrealistler yazılarında ve çizimlerinde otomatizm uyguluyorlardı; Carroll masalın ilk anlatımını ‘zahmetsiz’ olarak nitelendirdi ve “Diyaloğun neredeyse her sözcüğü kendiliğinden ortaya çıkar… Zihin dünyama bir kere bile uğramamış düşler başıma üşüştüğünde veya yorgun İlham Peri’m söyleyecek kayda değer bir şeyi olmasından çok, bir şey söylemek isteme dürtüsüyle harekete geçtiği zamanlarda ortaya çıktığında” diyerek devam etti.
Buna ek olarak, kolajlar sürrealistler için olmazsa olmaz araçlardandı; Carroll, kelimeleri birleştirerek “portmanto” kelimesini ve İngiliz dilinde kelime türetme saçmalıkların en ünlü örneği olan “Jabberwocky”yi (Cabbaroku) türetmiştir. Kitabın “Aynanın İçinden” kısmındaki “mome raths, toves ve Bread-and-butter-flies” olarak türettiği hayali yaratıklar, sürrealistlerin Exquisite Corpse (Zarif Ceset) oyunundaki ürünlerden biri olmaları çok muhtemeldir.”
Dalí, hikâyeyi yorumlarken bir dizi sürrealist teknik uygulamıştır. Her bölümde karşımıza çıkan ana karakter olan Alice’i betimlerken, ilk kez otuz yıl önce resmettiği İp Atlayan Kız tasvirini tekrar kullanmıştır. Neredeyse bir simgeyi anımsatan bu garip, durağan, yarı-hareketli tasviri, on iki çizimin her birine yerleştirmiştir. Biraz otomatizm, biraz da muziplik içeren bu teknik seçimi, Carroll’ın büyüsünü ilk sayfalardan yansıtıyormuş gibiydi: “Bir dahaki sefere -” “O sefer bu sefer işte.”
Dalí’nin yorumladığı Alice’in Harikalar Diyarındaki Maceraları’nın bu muhteşem, uzun zamandır beklenen dirilişini, Carroll hikâyesinin nasıl doğduğu ve bu klasik hikâyenin 150 yıllık geçmişinden diğer çarpıcı sanatsal yorumları okumanızı ve daha sonra Dalí’nin çok nadir karşımıza çıkan erotik yemek kitabı ve 1946’da yorumladığı, üstü tozlanmış Don Kişot tasvirlerini, 1947 Montaigne’nin makalelerini, 1957 İlahi Komedi ve 1975 Romeo ve Juliet’in makalelerini incelemenizi tavsiye ediyoruz.